Akıllı şebeke yoksa, sayacın akıllı olması işe yaramıyor…
EMO Yönetim Kurulu Başkanı Göltaş, “Elektriğin yoğun tüketilmediği saatlerde iş yapma alışkanlığınız varsa, bu akıllı sayaçlar o zaman işe yarıyor” dedi.
Üretilen elektriğin iletim ve dağıtım hattında kaybolmasını önlemek ve sayaç okumalarından kaynaklanan hataları azaltmak amacıyla gündeme getirilen ‘akıllı şebeke’ uygulamasının bir türlü hayata geçirilememesi piyasada satılan akıllı sayaçların ne kadara işe yaradığı sorusunu akıllara getirdi. Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, “Elektriğin yoğun tüketilmediği saatlerde iş yapma alışkanlığınız varsa, bu akıllı sayaçlar o zaman işe yarıyor. Ancak vatandaşa bu sayaçlar olağanüstü çözümmüş gibi sunuluyor. Burada önemli olan şebekenin ve verilen elektriğin kalitesinin artırılması” diye konuştu.
Türkiye’de kullanılan elektriğin borsa sistemine göre ücretlendirildiğine dikkat çeken Göltaş, “Türkiye’de mevcut elektrik altyapı sertifikasyonunu iyileştirmeye yönelik kamusal bir bakış açısı kalmadı. 21 bölge dağıtım şirketleri eliyle yönetiliyor. Ve bu şirketlerin her biri sadece sayaç okuma ve kayıp kaçak üzerinden işlerini yürütüyor” ifadelerini kullandı. Şirketlerin kamu hizmeti anlayışı gütmediğini kaydeden Göltaş, “Özelleştirme sonucu olarak kentlerde ve sanayi bölgelerindeki mevcut şebekeler atıl hale getirildi, iyileştirme yapılamadı. Vatandaşların mevcut sayaçlarını değiştirmesine ‘akıllı sayaçlara’ özendirildi. Buradan bir ekonomik rant elde edilmek istendi. Akıllı şebekenin sisteme girmesi ile eldeki akıllı sayaçların yeniden değiştirilmesi de gündeme gelecek” açıklamasında bulundu.
“Sayaç çöplüğüne döndük”
Tüketicilerin bilinçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Cengiz Göltaş şu ifadeleri kullandı: “Bu elektronik sayaçların ne anlama geldiği, bundan nasıl yararlanacağı ve piyasada satılan bu sayaçların hangi standartlara sahip olacağı gibi konular iyi anlatılamadı. Burada bir teknoloji çöplüğü meydana geldi. Sanki bütün enerji sorunu bu şekilde çözülebilecekmiş gibi bir algı yaratıldı. Akıllı sayaçlar sadece birer araç, tek başına bir çözüm değildir. Mevcut şebekelerin iyileştirilmesi, elektrikteki kalitenin artırılması ve kayıp kaçağın önüne geçilmesi sorunun çözülmesinde temel felsefedir. Akıllı sayaçlar yeni binalar için zorunlu hale getirildi. Piyasada en çok Çin ve Güney Kore’den getirilen cihazların var olduğunu duyuyoruz. Teknolojisi yeni olmayan ürünleri vatandaştan korumak gerekir. Enerji verimliliği konusu gündeme getirilmeli.”
